/merak-edilenler/haberler-makaleler/romatoid-artrit-hastaligina-eslik-eden-depresyonun-etkileri-nelerdir MERAK EDİLENLER Hayat Benim Elimde|MERAK EDİLENLER|Haberler / Makaleler
Virginia
Parçalı Bulutlu -2.8°
MERAK EDİLENLER

Haberler / Makaleler

Romatoid Artrit hastalığına eşlik eden depresyonun etkileri nelerdir?

Romatoid Artrit hastalığına eşlik eden depresyonun etkileri nelerdir?

Romatoid Artrit (RA), özellikle eklemleri etkileyen kronik, iltihaplı bir romatizmal hastalıktır. RA hastalarında, depresyon semptomlarıyla benzerlik gösteren yorgunluk, ağrı ve uyku bozuklukları görülür.

Romatoid Artrit ve depresyonun birbiriyle ilişkili olduğu uzun zamandır bilinmektedir. RA hastalarında depresyonun görülme oranı %13 ile %20 arasındadır.

RA tanısı almanın kişinin üzerinde fiziksel, psikolojik ve sosyoekonomik etkileri bulunmaktadır. RA'lı kişiler uzun süreli ağrı, tutukluk, yorgunluk ve özellikle ellerde görülebilen eklem deformitelerinin oluşmasından korkarlar. 

Romatoid Artrit hastalarının büyük çoğunluğunda, depresif bozukluk görülmese de, önemli oranda depresyon belirtileri ortaya çıkmaktadır. Bu durum, hastalar için ikinci bir hastalık yükü oluşturmaktadır.

RA’ya eşlik eden depresyon, RA hastalık aktivitesini de olumsuz etkileyebilir. Örneğin depresyonu olan RA’lı bir kişinin ağrı seviyelerinde artış görülebilir. Depresyon, tedaviye uyumun düşük olmasına da neden olabilir. RA’ya eşlik eden komorbid depresyon, kişinin iş ve sosyal hayatını da kötü yönde etkileyebilir. Depresyonun RA’lı hastalarda işe devamlılığı azalttığı gösterilmiştir.

RA'lı hastalarda depresif semptomların gelişimini etkileyen faktörlerle ilgili çok fazla araştırma yapılmıştır. Etkili olduğu öne sürülen faktörler arasında; kadın olmak, tanının genç yaşlarda alınması, düşük öz güven, gerçeklerden kaçınma ve baş edememe gibi karakter özelliklerine sahip olmak sayılabilir. Bunun dışında, RA'lı kişilerde hastalık aktivitesinin durumuna göre görülen eğlence ve sosyal aktivitelerde azalma, depresif semptom geliştirme riskini önemli ölçüde artırmaktadır.

Hastalar, psikiyatrik hasta olarak değerlendirilmekten çekindiği için depresif hissettiklerini kabul etmekte genellikle isteksizdirler. Çoğu zaman bunu kendilerine bile itiraf etmezler. Kişinin depresyonda olup olmadığını anlamak zor olabilir. Kendilerini bu alanda uzman olarak görmeyen doktorlar, kişinin durumu ile ilgili yorum yapmaktan kaçınabilirler.

Depresif semptomlar hisseden kişinin bir psikolog ya da psikiyatri uzmanından destek alması gerekmektedir. Depresyon, tanısı konduğunda ve gerekli tedavi alındığında tamamıyla iyileşme görülebilen bir durumdur. Başa çıkma mekanizmalarının yetersiz kaldığı ve olumsuz tutumlar içinde olunduğu hissediliyorsa, belirtileri görmezden gelmemek çok önemlidir. Eğer tedavi edilmezse, ilerleyen dönemlerde RA’lı hastanın klinik durumunda remisyon sağlandığında bile depresyon görülmeye devam edebilir. 

Referans:

https://doi.org/10.1093/rheumatology/kel231

M-TR00002747